HEMEN MAGAZİN İZMİR'E ABONE OL!

Selin Günsev

Bırak Gitsin

Magazinizmir

Çıkmışız bir yola, kafamızda varılacak bir yer, önümüzde yol işaretçileri, yol gösteriyorlar, dedikleri yöne doğru gidiyoruz. Nereye gittiğimizi sormadan yol gösteriyorlar, biliyorlar sanıyoruz, aslında sormak istiyoruz ama soracak vakit yok.

Her şey çok hızlı olmak zorunda, herkes koşuşturuyor, birbirini itiyor, bir an dursak arkamızdan söyleniyorlar, mecburen gösterilen yöne, etrafın belirlediği hızda ilerliyoruz.

Yanımızda bir de çanta var, nasıl oluyorsa gittikçe ağırlaşıyor. Nasıl ağırlaşıyor diye merak ettiğimizde etrafımızdakilerin içine bir şeyler attığını görüyoruz.

İçimizden taşımalıyım diye düşünüyoruz, lazım olur, lazım olunca da çıkarıp kullanırız.

Çantanın ağırlığından gittikçe yavaşlıyoruz ama çantayı bırakmadan sürüklenerek birilerinin ittiği çektiği yere doğru gidiyoruz.

 

Bu yolculuğa Hayat İşte! Diye anlatanlarla yollarımız kesiştiğinde başlıyorum sorular sormaya,

ilk sorum ne taşıdığının farkında mısın? Bu kadar ağır olmasa bu yolu nasıl giderdin? Peki, bu yolu gider miydin?

 

Hayat bu değil, hayat bize dayatılan ödevler listesinden çok daha fazlası. Belki yolculuklarımız arasında nüanslar var ama asıl rotayı ucunda varılacak yeri bu nüanslar ayrıştırıyor.

 

Şimdi yola yeniden bakma zamanı, sizi nereye götüreceğini sizin belirlediğiniz bir maceraya hazırlık yapıyoruz.

Haritayı siz açacak yolu çalışacak, neye ihtiyacınız olduğuna siz karar vereceksiniz. Ne gerekiyorsa onu alacak, fazlasını vermek isterlerse alıp almayacağınızı ince ince düşüneceksiniz.

Gereksiz hiçbir şeye yer yok,

size kadarı size hep yetecek.

Şimdi durun ve sırtınızdaki çantayı yola hazırlayın,

İlk iş içindeki gereksizleri çıkarın;

1-Kontrol ihtiyacı yükünü bırakın. Kontrol etmek isteseniz bile ne kadarını kontrol edebileceğinize bir bakın, harcadığınız enerjiye değmediğini fark edeceksiniz.

2-Değişim korkusu yüküne sırtınızı dönün. Hayat aktıkça yol değişecek, yeni şartlara yeni bir ben yeni bir sen gerek. Değişim sizi hafifletecek, özgürleştirecek.

3-Dedikodu yükünü ilk çöpe fırlatın. Siz başkalarının hayatını konuşarak ya da dinleyerek vakit kaybetmeyecek kadar önemlisiniz. Hayatınızın başrolünü başkalarına vermeyin.

4- Utanç duyarak yaşamak yüklerin en ağırı. Herkes hata yapar! Bazıları hata bile değil, farklı şartlar farklı davranışlar gerektirebilir. Ne yaptığınız değil ne yapacağınız önemli, geçmişle vedalaşarak yola devam edin.

5-Negatif iç ses ile vedalaşın. Kendi kendini sabote ettiğiniz o anları düşünün, yapabilecekken içinizde konuşan o kendini beğenmiş ukalanın sözleriyle üzüldüğünüz ve hareketsizleştiniz ne kadar an oldu. O sesi kısmaya başladıkça ihtiyacınız olan enerji ve neşenin ne kadar hızlı görünür hale geldiğine şaşıracaksınız.

 

Yeri geldi, bırakın gitsin! Gereksiz taşıdıklarınız bir kenarda kalsın, siz sadece direksiyona geçin, bir tek haritanızı alın, gerisi zaten sizde var.

 

İyi yolculuklar


Yazarın Diğer Yazıları
FACEBOOK İLE BAĞLAN