HEMEN MAGAZİN İZMİR'E ABONE OL!

Aslı Mercan Sarı

HEPİNİZ İYİ HERKES PAK BİR BEN KÖTÜYÜM

Magazinizmir

Yaklaşık 30 Bin kişiye sordum. İyi bir insan mısın dedim? İnsanlar durdu kaldı. Ne cevap vereceğini nasıl sıfatlandıracaklarını şaşırdılar

Şaşırmayın kötü bir insanı nasıl tarif ederdiniz dedim? Kötü bir insanı nasıl tanımlarız? Benim nazarımda kötü insan; Başkasını düşünmeyen, üç kuruşluk çıkarı için bile herkesi harcayan, kendi menfaatinden başka bir şey, herhangi bir şey umursamayan, dünya yansa umurunda olmadığı gibi, kendi umuru için dünyayı ateşe vermekten geri durmayan, hülasa, çevresine şirin görünen, şeref yoksunu, berbat, karaktersiz rezil bir kişi.

Böyle bir insanı tanıyorsanız evinize ocağınıza sokmazsınız. Ondan her türlü kötülüğü beklersiniz. Kendinizi, ailenizi, çevrenizi de uzak tutarsınız. Sevdiklerinize siper olursunuz. Eminim bir şey daha yaparsınız: Eğer bu kötü insanın kötülüğünü apaçık görüyor, elinizde video belgeleriyle birlikte her şeyi varsa zamanını bekliyorsanız, tanıtlarını, kanıtlarını gözlüyor, gözlemliyorsanız, sizin insani, vicdani göreviniz, başkalarını da bu kötü insana karşı uyarmaktır. Öyle olmalı. Ben bugüne kadar hiç “Gerçekten kötü bir insanım.” diyen birine rastlamadım. “Aslında iğrenç biriyim. Kendimden başka kimseyi düşünemem, bana ne!” diyene de. “Egom yüzünden, insanları ezmekten incelikli bir zevk alıyorum. İktidarlara doyamıyorum.” diyen kimse de yok ortalıkta. Herkes mükemmel! Herkes aldatılmış kandırılmış iyi niyetlerinden vurulmuş.

Araştırmalara göre ve aldığım birçok cevaba göre kötü insanların niteliklerine isim koyulamamış. Araştırmada kötü insanlarla ilgili en çok:

Kültürsüz, Görgüsüz , Yüzsüz, Ahlaksız, Yalancı, Sahtekar, Küstah, Kibirli, Kıskanç, Korkak, Kindar, Kalleş, Huysuz , Arsız, Geçimsiz, Edepsiz, Muhteris, Kötücül, Cahil, Cühela, Yobaz, şeref yoksunu gibi ifadeler kullanılmış kötü insanlarla ilgili.

Etrafınızdaki herkesin, her konuda “iyi” olduğunun ve her şeyi doğru yaptığının farkında mısınız? Bir ben kötüyüm sanırım! İnsan iyilik ve kötülük yapabilecek kudrette doğar. Zira bu varlık dünyada bulunan varlıklardan tek yönüyle ayrılır bu da aklın iradesidir. Bu irade kendi tasarrufunda olup istediği gibi hareket edebilir, isterse adam öldürür isterse hayat kurtarır. İnsan evrenin anahtarıdır. bu varlık tanrının bir nevi yeryüzündeki yansımasıdır. Konuştuğunuz, çalıştığınız, komşunuz, görüştüğünüz, çeşitli şekillerde temas ettiğiniz, akrabalarınız sevdiğiniz ve sevmediğiniz herkes iyi kalpli, çok bilgili, çok düşünceli, saygılı, doğru, dürüst, vicdanlı, saf ve temiz olduğunu söylüyor değil mi? Herkes, devamlı iyilik abidesi, sevgi pıtırcığı bir sevgi seli adeta. Bu kadar haksızlık, kötülük, pislik nereden çıkıyor anlamak güç değil mi? Hekes babacan, anacan. Garibanın yanında. Hele Allah Allah’cılara ne demeli? Ağzından Allah adını düşürmeyip bunu ardında sahtekarlık dolandırıcılık, zina, karaktersizlik, şeref yoksunluğu yapanları tek tek isim isim de biliyoruz değil mi? Herkesi kandırıp Allah’ı da kandırdığını düşünen yoz beyinlilere ne demeli? Sütten çıkan ak kaşıklar var bir de değil mi? Ama bunları yaparken iyi rol oynaman lazım. Karda yürüyüp izini belli etmemeyi öğreneceksin ki "senin de neler yaptığını biliyoruz" diyemesinler

Geçenlerde okuduğum bir makalede; Kanada'da british columbia universitesi’nde psikoloji profesörü delroy paulhus ve ekibi, insanların neden başkalarına acı çektirmekten hoşlandığı sorusuna cevap arıyor, kriminal ya da psikiyatrik vakalardan ziyade gündelik yaşamdaki kötücül davranışlarla ilgileniyordu. narsistleri, makyavelcileri( amacına ulaşmak için her yolu mübah sayan) ve psikopatları inceledi. her birinin bağımsız özellikler taşıdığı fakat nadiren bir arada bulunabileceğini açıkladı; adına "karanlık üçlü" dedi. Peki, bu doğuştan mıydı? paulhus tek ve çift yumurta ikizlerini inceledi, şöyle bir sonuca vardı; narsistlik ve psikopatlık genetikle ilgili olabilirdi, fakat makyavelcilikte çevresel etkenler önemliydi. Yine de bu, insanın bireysel sorumluluğunu ortadan kaldırmıyordu. Nitekim, konuya biraz farklı bakan liverpool üniversitesi’nden minna lyons"kimse psikopatlık geniyle doğmaz ve bu konuda yapacak bir şey yok denemez" diyor. "Her birimizin içinde kaos ve düzen, iyilik ve kötülük vardır. Bunlara hâkim olmak zorundayız."

Psikologların çalışmaları halen devam ediyor. Fakat insanın işi zor. Lyons'ın dediği gibi, nasıl doğarsak doğalım, kendimizi "iyi olmak" yolunda geliştirmek, bu yolda zihnimize doğru mesajları iletmek ve çocukları da böyle yetiştirmek, bizim sorumluluğumuz. "iyilik, varlığımızı özümüze gittikçe daha çok yaklaşacak biçimde değiştirmek demektir; kötülük de varlıkla öz arasında gittikçe büyüyen bir yabancılaşma yaratmakmış.

Görecelidir iyilik ve kötülük kavramı. Doğuştan mı gelir bilinmez çoğuna göre ama yön verilebilir. Hayatta kazanmamızın veya kaybetmemizin, iyi ya da kötü olmamızla ilgisi yoktur. Gerçek şu ki, hayat ilkelerine kim uyarsa o kazanır. İnsan olmanın ilkeleri “insanî”, hayat ilkeleri ise “hayatî”dir. İnsanî ilkelere sahip olduğunuz derecede insan olur; hayatî ilkelere uyduğunuz ölçüde hayatta kalırsınız. Hayatî ilkelere uymayan iyi veya kötü insan, hayatın kenarında kalmış, inisiyatifsiz, güçsüz, yönetilen, yönlendirilen ve kullanılandır. Yolunda azimli, kararlı, gayretli, tedbirli ve iletişimde becerikli olan, yani hayat ilkelerine uyan iyiler ve kötüler ise en azından kendi hayatlarını, güçlendikleri oranda da başkalarını ve sistemleri yönetirler.

Çok güzel bir yazı okudum diyordu ki; Hayattaki bütün kötülüklerin, “en iyi”ler yüzünden olduğunu anladığımız gün, her şey gerçekten iyi olacak. Bir insan kendini ne kadar iyi sanıyorsa, hayatımız o kadar kötülükle doluyor çünkü. İyilikte zirve yaptığını düşünen insanın herhangi bir konuda, herhangi bir çaba harcamasını beklemekten vazgeçmemiz lazım. “En iyi”nin, daha iyi olması mümkün değil maalesef. Bırakalım, öyle kalsın.

Herkes sahiden iyi, varsın bizler kötü olalım. Rabbim bilir kim iyi kim kötü.

İyilik ve kötülüğün göreceli kavramlar olduklarını da unutmayalım. kötülüğün norm olduğu bir toplumda zıt bir tutum sergilemek daha fazla efor sarfetmenizi gerektirir ya da tam tersi de olabilir. Her ne olursa olsun unutmamalıdır ki Allah’ın rahmeti de vardır, gazabı da. Allah rahmetini iyilerden, gazabını kötülerden eksik etmesin.


Yazarın Diğer Yazıları
FACEBOOK İLE BAĞLAN