HEMEN MAGAZİN İZMİR'E ABONE OL!

Aslı Mercan Sarı

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ MÜDÜR, DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ MÜ?

Magazinizmir

Birçok saçma sapan günü sebepli sebepsiz kutluyor, belki de geçmişte yatan kederi bilmiyoruz. Dünya emekçi kadınlar günü, kadının hak arama, benliğini arama mücadelesi ve bir anma günüdür. Neden bugünü kutlarız, kutlar mıyız yoksa anar mıyız, nedir bu 8 Mart?

Naçizane resmi araştırmalara bağlı kalarak, başlarım kelamıma: Tarih 8 Mart 1857 ye dayanır. New York’ta bir dokuma fabrikası da olanlar olmuştur. Dokuma fabrikasında çalışan sayısı 40 bine yakın emekçi kadın, tam da o gün dünya tarihindeki en büyük emekçi kadın hareketini başlatacaktır. Çalışma saatlerinin uzun olması ve bu saati düşürmek için grev kararı alan kadınlara polis müdahale edecektir. Fabrika yönetiminin de desteğiyle polis, kadın işçilerin birçoğunu fabrikaya kilitleyecek ve çıkan yangında 129 kadının yanarak can vermesine sebep olacaktır. ABD basını sessiz kalacak ve olayların üzeri örtülecektir. Ama bundan sonra kadın hareketleri bitmeyecek, kadın hak aramaya devam edecektir. 8 Mart 1917’de "ekmek ve barış" sloganıyla grev başlatan dokuma işçisi kadınların ve 1857 kayıplarının anısına 8 Mart dünya için tarihi bir gün olacaktır. "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" işte bu sebeple sadece bir kutlama değil, bir anmadır. Fabrikada çalışan, tarlada çalışan, dokuma yapan, özgürlük ve hakları için mücadele eden kadınların günü olacaktır 8 Mart. Türkiye'de ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlanmış, 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılamamış, 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya devam etmiştir.

Kadın dediğin korkmadan ilerlemeli. Tüm asaleti ile savaşmalı bu yolda. Her düşkün kadın da görmeli kendi kadınlığını ve bir bütün olmalı diğer tüm kadınlarla. Yıllarca bastırılmış tüm kadınlar için haykırmalı varlığını, benliğini. Elinden alınmak istenilenleri sımsıkı tutmalı, bırakmamalı asla. Kendisinin kadın olduğu için, her suçun sebebi görmemeli. Kadın olmak, hem de bu ülkede kadın olmak hayatın en zor zanaatlarından biri kanımca. Kadına lafta itinayla "bayan" denilen, "hanımefendi" denilen ama hiçbir zaman hanımın maalesef efendi olamadığı erkek egemen toplum odaklı zihniyette her defasında susturulup ezilendi benim kadınım. Kadın olmak neresinden tutarsan tut, bu zihniyet de başlı başına bir toplumsal utançtır. 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü emekçi kadınlara ithaf edilmiş bir gün, konu nereden nereye geldi demeyin. Bu konu değil bir köşe; ciltlere sığmaz. Yaramız derin, vahim. Üreten kadın, alnının terini döken kadın ana, bacı namus her şeyimiz, var olma sebebimiz, sonuna kadar alnının teriyle emekçidir, 8 Mart hakkıdır.  Sıradan bir aşk günü, bilmem ne günü kadar basit, sıradanlaştıracak bir gün değildir. Okuduğum ve not aldığım bu hususla ilgili o kadar güzel hadis-i şerifler vardır ki "Erkek çocuk nimet, kız çocuk ise hasenedir; yüce Allah nimetin hesabını sorar, haseneye ise mükâfat verir. Esasında daha da derine inecek olursam; erkek Kadın ayrımını daha en başında biz yapıyoruz. Neyse meşrebime sığmıyor nicesini yazmaya.

Ez cümlelerimi Nazım Hikmet’ten güzel bir şiir ile sonlandırmak isterim;

Kimi der ki kadın

Uzun kış gecelerinde

Yatmak içindir.

Kimi der ki kadın yeşil bir

Harman yerinde dokuz zilli

Köçek gibi oynatmak içindir.

Kimi der ki ayalimdir.

Boynumda taşıdığım vebalimdir.

Kimi der ki hamur yoğuran

Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek, ne ayal, ne vebal

O benim kollarım bacaklarım.

Yavrum, anam, karım, kız kardeşim

Hayat arkadaşımdır…

Nazım Hikmet

8 MART DÜNYA EMEKÇİ, ÜRETKEN, SAYGIDEĞER HANIMEFENDİLERİMİZİN GÜNÜNÜ KUTLARIM.

                Sevgi ve bin selam ile…

ASLI MERCAN SARI

 

Mail: aslim.sari@magazinizmir.com

İnstagram : aslimsariofficial

Facebook: Asli Sari


Yazarın Diğer Yazıları
FACEBOOK İLE BAĞLAN