HEMEN MAGAZİN İZMİR'E ABONE OL!

İkbal Kaya

BİLMEK

Magazinizmir

Yeni bir şeyi öğrenmeye niyet ettiğimizde o konu hakkında henüz bir şey öğrenmemişken bile çok şey bildiğimizi düşünürüz.

Bir fikrimiz muhakkak olur.

O konu her ne ise...

Kendi filtrelerimizden, yargılarımızdan yola çıkarak, “Evet bu bana göre, yok hayır bu bana göre değil” deriz.

Kendi oluşturduğumuz inanç sistemleri ve kalıplar üzerinden ne öğreniyorsak bazılarını kabul eder, kıyaslar ve bazılarını da reddedeniz.

Sonra da kendimizi yeni bir şeyler öğrenerek geliştirdiğimizi zannetme yanılgısına düşeriz.

Hal böyle olunca aslında hiç yeni bir şey öğrenmeyiz.

Her şeyi az da olsa biliyorum tutkumuz bizi ne yazık ki öğrendim zannederek daha da cahil kılıyor.

Bilmediğini bilmek ise bize farkındalık ve bilgelik yolunu açıyor.

En başta kendimizi tanıyor, biliyor zannetmek ve tanımladığımız kendimizden hayatı sürdürmek ne kadar sınırları keskin şekilde çizilmiş bir yaşam biçimi oluşturuyor farkında mıyız?

Hangi fırsat kapılarını kim bilir kaç kez kendi ellerimizle kapattık.

Peki ya ilişkilerimizde, “Ben seni tanıyorum, biliyorum” dedikçe o kişi ile olan ilişkimizin hep aynı, tek düze yaşadığımızın farkında mıyız?

Tepkilerini, zevklerini bildiğiniz bu kişi ile hep aynı şekilde yaşamak ne kadar sıkıcı farkındasınız aslında değil mi?

Peki ya yeniden keşfetmek nasıl olurdu?

Zihninizin oyunlarına gelmeden, egoya kapılmadan...

Ben tanıyorum, ben biliyorum demeden…

İlk defa karşılaşırmış gibi, aniden karşına çıkan yeni bir şey gibi bakabilsen neler olurdu?

Heyecanlı, araştırmacı ve merakla bugüne kadar gördüğün ne varsa yeniden bakmak.

Örneğin:

Yolda yürürken attığın her adıma dikkatini vermek…

Evinin odalarında dolaşmak, eşyalara, objelere, yeni görüyormuş gibi bakmak.

Aynaya kendine bakmak, arkadaşına, eşine, dostuna çocuklarına hiç tanımıyormuş gibi, ilk defa karşılaşır gibi, ilk defa dokunur gibi.

Bütün kavramlardan, tanımlamalardan özgürleşerek bilmediğini bilmek ve o bilmediğine doğru boş bir zihinle merakla yaklaşmak işte orada gerçek gelişme, büyüme, aydınlanma.

Ve işte orada yatıyor tüm başlangıçlar eskiye yeni gözlerle bakmak.

Bugünlerde karşınıza çıkan her ne olursa boş bir zihinle bakmayı deneyin.

Bakalım neler mümkün? 

 


Yazarın Diğer Yazıları
FACEBOOK İLE BAĞLAN