HEMEN MAGAZİN İZMİR'E ABONE OL!

MAGAZİN -- 25 Eylül 2017

Bulutların Üstündeki Sanatçı Köyü "Manolates"

Magazinizmir
Samosluların üçte ikisinin kökeninin Batı Anadolu toprakları olunca, Türklere yakın davranmalarını yadırgamamak lazım. İnsanları sevgiyle kucaklayan köylerden biri de seramik ve takı tasarımı yapan sanatçıların köyü Manolates.

Manolates Samos’un Seferihisar’a bakan tarafında, yani kuzeyinde dağda kurulmuş bir köy. Deniz kenarında .... köyünün dağ tarafındaki çınar ormanının içinden kıvrım kıvrım, ama bir o kadar da dik, dar bir yoldan dört km. Çıktıktan sonra ulaşıyorsunuz köye.

Köye araç girmiyor. Otobüs de çıkmıyor. Küçük araçlarla köye gelenleri iki mütevazı restoran karşılıyor otoparkın hemen karşısında. Yer yer yokuş, yer yer merdivenler ile sürecek köy gezinizde her köşede sizi başka bir süpriz bekliyor.

Gümüldür sahillerine adeta uçaktan bakıyormuş duygusuna kapıldığınız köyün ilk seramik atölyesi Giorgos’un. Yaz-Kış üstü çıplak dolaşan Giorgos Türk olduğunuzu anlayınca bir kaç Türkçe kelime ile sizi selamlıyor. Kedileri ile adeta bir sevgi yumağı oluşturduğu atölyesinin pencerelerinden vadinin görüntüsü ise muhteşem.

Küçük ama sevimli evlerinin teraslarında oturan yaşlı köylülerin bakışlarındaki yumuşaklık sevginin gücünü, dostluğu hissettiriyor size. Birkaç merdivenle ulaştığımız köy meydanı minik mi, minik. İki taverna, iki seramik ve bir takı tasarım atölyesinin kapıları açılıyor buraya.

Seramik sanatını Eskişehir Sivrihisar’dan Samos’a göçen dedelerinden öğrenen bir aileye konuk oluyoruz. En küçük aile bireyi Manuella. Kendisi Kimya mühendisi ama Yunanistan’daki krizden dolayı mesleğini yapamıyor. Dedelerinden küçük çocukken öğrendikleri seramik sanatında ailece çok ustalar.

Anneannesi 84 yaşında olmasına karşın, şaşırtıcı el becerisi ile kızlarının tornada ürettikleri seramik tabakları, vazoları ve adalet kupalarını boyuyor. Baba Yannis ise satılan ürünlerin konulduğu şık kağıt çantalar üretiyor. Bir yandan da gelen Türk konuklarla anlaşabilmek için harıl harıl Türkçe öğreniyor.

Manolates’e gelip de Lukas’ın Tavernasına uğramadan, buradan adeta servi ormanı olan aşağıdaki vadiyi ve denizi seyretmeden dönmek olur mu. Bu köye gelenlerin mutlaka uğradıkları Lukas Taverna adeta köyün çatısında. Öyle gözünüz korkmasın. 15-20 dakikalık keyifli bir yürüyüşten sonra ulaştığınız bu noktada içeceğiniz bir kahve ile tüm yorgunluklarınız buharlaşacak.

Köye düzenli bir ulaşım olmadığı için, ya kiralık arabanızla, ya da Kokkari’den tutacağınız bir taksi ile ulaşabilirsiniz.

Siz siz olun, Samos’a gelip de Manolates’e uğramadan dönmeyin. Benden söylemesi.
 

FACEBOOK İLE BAĞLAN