İnadına Yatırım, İnadına Türkiye

Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik konjonktürde bazı girişimcilerin yatırımlarını durdurduklarını ya da ertelediklerini belirten Kalı, bunun yanlış bir karar olduğunu kaydederek, "Durmak yerine, sürekli yatırım ilkesiyle devam edenler yol alacak ve diğerleriyle aralarındaki mesafeyi açacak" dedi.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody"s'in Türkiye'nin not görünümünü "durağan" olarak belirlediğini hatırlatan Kalı, "Moodys'in kararı Türkiye ekonomisinin dinamikleri için olumsuz psikolojik bir etki yapmamalı. Grup olarak, "İnadına yatırım, İnadına Türkiye” felsefesiyle hareket ediyoruz. Son olarak Gözde Kuşadası Hastanesi, Gözde İzmir Hastanesi kapasite artırımı ve Malatya'da Tüp Bebek Merkezi gibi yatırımlara imza attık. İlaç sektörüne yönelik yeni bir şirket kurduk. İstihdamı artırdık. Yapı grubunda da, MyVia ve MyWay olarak atılımlarımız sürüyor. Krizi fırsata çevirmek için tüm iş alemi ve ülke olarak el birliğiyle çalışmamız gerekiyor" diye konuştu.

Türkiye'nin jeopolitik konumu nedeniyle dışarıdan siyasal ve ekonomik olarak baskı altına alınmaya çalışıldığını, ekonomik ve psikolojik bir savaş sürdürüldüğünü savunan Op. Dr. Kenan Kalı, bu çabaları boşa çıkaracak en önemli etkenin, iş alemindeki yatırım heyecanı ve vatandaştaki yüksek moral olacağını söyledi.

Eylül ayında tüketici güven endeksinin bir önceki aya göre yüzde 20 oranında arttığına dikkat çeken Kalı, "Ekonominin çarklarının dönmesi ve yatırımcıların önünün açılması için tüketiciler de duyarlı olmalı. İç talep canlanmalı. 15 Temmuz sonrası, dolardan Türk lirasına dönüş, halkımızın ekonomimizin geleceğine ilişkin olumlu beklenti ve dayanışma duygusunun en iyi örneğidir. Girişimcilerin yatırım yapmaları için halkımızın da moralini yüksek tutması önemli. Unutulmamalıdır ki; bu ülke büyüdükçe halkımız da ekonomik anlamda refaha kavuşacaktır" ifadesini kullandı.