CEYHUN DAMLA İLE MAGAZİN İZMİR ÖZEL

 HAKAN ALTUN VE NEJAT ALP’İN BENDE YERİ AYRI
“1981 yılında Balıkesir’de doğdum. Müziğe çok küçük yaşlarda başladım. Müzisyen arkadaşlarım vardı. Arkadaşlarla düğünlere giderken klavye çalmaya başladım. 12-13 yaşlarında başladım müziğe. 16 yaşımda Balıkesir’in en iyi piyanist şantörü olmuştum. En güzel restoranlarda programlar yapıyordum. Sonra İstanbul’a geçtim. 2006-2008 yıllarında değerli ustam Nejat Alp’le çalıştık. Hem de ondan özel eğitimler aldım. 2010’da ilk albümüm çıktı. İlk çıkan albümüm “Şansıma” albümümdü. Sonra ikinci albümüm “Saygılarımla” çıktı. Burçin Birben’in bestesi ve Ebru Gündeş’in okuduğu “Saygılarımla” parçasına akustik cover yaptık. Youtube’ta 5 izlenmesi 5 milyona yaklaştı. Onunla tanındık. 2015 yılında İstanbul’da sahnelere başladık. 3-4 tane single yaptım. Tan Taşçı’nın “Cumartesi” şarkısını beraber okuduk. “Adı Hasret” şarkısına cover yaptık. Hakan Altun’un “Yol Verin Bana Dağlar” isimli eserini Trap cover yaptık. En son pandemiden önce Yazıklar Olsun albümümüz çıktı. 3 albüm 4 single yaptım. Nejat Alp’in yeri bende özeldir. Üstadların hepsini dinliyorum bana yakın olarak hissettiğim Hakan Altun.

ARABESK DİNLEMEYEN İNSANLAR BİLE BENİ DİNLİYOR
“Arabesk dinlemeyen insanlar bile beni dinliyor. Buğulu bir sesim var. Hepsini örnek alıyorum üstad sanatçıların. Ceyhun Damla olarak ayrı bir yorumum var. Bu yüzden piyasada yürüyoruz. Birilerine benzesek başarılı olamayız.”

TEK ŞARKI İLE ÇIKANLAR SONRA PSİKOLOJİK ÇÖKÜŞ YAŞIYOR
“Yeni nesilde bir an önce bir yerlere gelme sevdası var. Popüler müzikte yeni nesilden çok şarkı çıkıyor ama 6 ay sonra kimse hatırlamıyor. Genç bir kardeşimiz çıkıyor bir şarkıyla bizim 20 yıldır verdiğimiz emeğin önüne geçiyor. Tabi ki geçsin. Meşhur oluyor ama bir yıl sonra kimse onu hatırlamadığında bu çok büyük psikolojik çöküşlere neden oluyor. Biz her işimizde 100 bin kişi daha ekliyoruz sevenlerimiz arasına. Böyle böyle güzel yerlere geleceğimize inanıyoruz.”

HAYATIMDAKİ DÖNÜM NOKTAM KEMAL BAŞBUĞ’LA TANIŞMAM
“Bence en büyük şansım “Saygılarımla” albümünde Kemal Başbuğ ile tanışmam. Saygılarımla’yı ilk çaldığımızda arabesk olarak çaldık. Kemal Başbuğ adeta müzik yönetmeni gibi beni sahiplendi. Komple yeniden akustik olarak çaldırdı. Bana yeniden söyletti. O bizim dönüm noktamız oldu.”

SESİMDEKİ BUĞU YAŞ ALDIKÇA OTURDU
“Babam asker emeklisi, annem ev hanımı.3 erkek kardeşiz. En küçükleri benim. Sülalemde müzisyen yok. Çocukluktan bu yana içimde bir müzik aşkı vardı. Okulda müzik derslerinde müzik öğretmenlerimiz şarkılar söyletirdi. Sesimdeki buğu yaşlandıkça yaşadıkça oturdu. O zaman daha çocuksu bir sesim vardı.”

ASALA NASRİ İLE DÜET
“Assala Nasri diye bir Arap sanatçı var. Onunla düet yapmak isterim. En büyük hedeflerimden birisi o.”

İZMİR’İN İNSANLARI ÇOK SAMİMİ
“Yeni şarkılarım da var. Bir şarkımı da Uğur Karakuş’a verdim. Pandemide çok korktuk. Kime ne olacak diye korktuk. İki sene hiç sahne almadım. Her şey sektör olarak ilk müzik sektörünü vuruyor. İzmir’de de fantezi müzikte boşluk var. Bornova Velfasıl’da sahne aldım. Oldukça keyifliydi. Tek sahne için geldik. İzleyiciden gelen yoğun beğeni sonrası her hafta sahne alacağım. İzmir’in insanları samimi. Taksiciye bir şey sorduğunda hemen yardımcı oluyor. İzmirliler güzel insanlar. İzmir’de çalışmak çok güzel. İzmir’de sahnede bana ailelerinden biri olduğumu hissettirdiler.”

BİR YANIMDA VALİZİM BİR YANIMDA ORGUMLA PARKLARDA YATTIM
“Baktım sazı alan İstanbul’a gidiyor meşhur olmaya. Bende beyin farklı çalışıyor. Orgumu aldım Antalya’ya gittim. İş buluncaya kadar parklarda yatmak zorunda kaldım. Antalya’da bir süre çalıştıktan sonra İstanbul’a geçtim. İstanbul’da da bir yanımda valizim bir yanımda orgum parklarda yattım. Zor günler geçirdim. Oto yıkama iş ilanı gördüm. Müzisyen olduğumu gördüler. Şık kıyafetlerle oto yıkama işi yaptım. Sarıyer’den Avcılar’a her gün gittim geldim. O dönemki patronumu hiç unutmam. 2008 yılında kaldığım Fulya’daki parkın aşağısındaki galeriye gittim. Orda işe başladım. Yıllarca orada çalıştım.”

ÜNLÜLER SAHNEME BENİ DİNLEMEYE GELİYOR
“Klavye çaldığım günlerde ekstralarda çok sanatçı büyüğümüzle çalıştık. Beni ünlüler dinliyor. Ünlülerin hayran olduğu solistim diyebilirim. Çıktığım sahneye Cengiz Kurtoğlu, Seda Sayan, Hakan Altun, Linet, Berkay gibi ünlü isimler gelir. Beni dinleyenler ünlüler diyebilirim.”

ŞARKI SÖYLEMEK BAŞKA YORUMCU OLMAK BAŞKA
“Fantezi de bir boşluk var. Şarkı söylemek başka bir şey yorumcu olmak başka bir şey. Biz yorumcuyuz. Biz her şarkıyı yorumlayabiliriz. Pop müziği de okuyabiliriz. Rahmetli Müslüm Gürses gibi yorumlamak başka bir şey. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük yorumcusu Müslüm Gürses’tir. Arabesk ve fantezi müzikte böyle bir olay var. Yorumcu çok gelmiyor. Bu açığı kapatacağımı düşündüğüm için fantezi müzikle devam ediyorum. Herkes şarkı söyleyebilir. Herkes yorumcu olamaz. Genelde son dönemde şarkıcı çıkıyor ama yorumcu çıkmıyor.”

SOKAKLARDA AİLEM MÜZİĞE KARŞI ÇIKTIĞI İÇİN YATTIM
Ben sokaklarda yattım ama yokluktan değil. Ailem müzisyen olacağım deyince karşıma geçti. Kendi başıma başarmak için başka bir alternatifim olmadığı için parklarda yattım. Müzisyenliğe hoş bakmadılar. Yokluktan değil idealim için bu savaşı verdim. Şu anda ailem de benimle gurur duyuyor. Anne-baba duası çok önemli. Gençler ailelerini mutlaka dinlesinler. Bir çocuğun kötülüğünü düşünmeyecek tek yer ailesi. Hedeflerindeki işi yapsınlar. İstediğiniz işi yapın. Başarı da mutlaka arkasından geliyor. Allah gayretlerinizin karşılığını veriyor.