Çinli Sanatçılar İçin Türkiye Huzurlu ve Güvenli

Bu çerçeve de Çin’in kanaat önderlerini, starlarını, sanatçılarını ve öğrencilerini Ülkemizde ağırlayan Enstitü’nün Türkiye’nin Çin'de tanıtılması amacıyla başlattığı seferberlikten hızlı sonuçlar alınmaya başladı.

Çinli Sanatçılardan Türkiye Çıkarması

Yunus Emre Enstitü’nün belirli aralıklarla ülkemizde ağırladığı Çinli misafirlerin son heyeti Sanatçılar, küratörler, sanat galerisi sahipleri, koleksiyonerler ve sanat danışmanlarıydı. Heyet verdikleri röportajlarda Türkiye’nin halkını, tarihini ve kültürünü çok sevdiklerinden bahsederek Türkiye huzur içinde güvenli bir ülke dediler.

Heyette Yer Alan Çinli Sanatçı Yang Qian "Türkiye Çok Güvenli"

Çin’in önde gelen sanatçılardan Yang Qian;‘’Türkiye'ye ilk gelişi olduğunu belirterek; Türkiye’nin halkını, tarihini ve kültürünü çok sevdiğini’’ belirtti. Yang Qian; ‘’Türkiye'ye gelmeden önce kültürü hakkında bazı şeyler biliyordum. Tarihsel olarak, Türkiye batı ve doğu kültürünün bir sentezi. Ama buraya geldikten sonra, bu dinamiklerin daha güçlü olduğunu gördüm. Bu kadar zengin bir kültür olduğunu bilmiyordum‘’ diyerek beğenisini dile getirdi. Ülkemizi güvenli bulduğunu da sözlerine ekleyen Yang Qian; ‘’Gece şehirde ya da başka yerlerde gittiğimiz zaman, herhangi bir tehlike hissetmedim. Bence burası güvenli’’dedi. Çinli sanatçı Yang Qian ‘’Ekonomiyle ilgili haberleri duydum, ama bu gezide insanların hayatlarından zevk aldığını gördüm. Gördüğüm herkes huzur içinde yaşıyordu. Kendi açımdan, krizin etkilerini görmedim’’ diyerek ‘’bu gezinin Çin ve Türkiye arasındaki kültürel anlayışın gelişmesine yardımcı olacağını düşünüyorum. Ayrıca, bu tarihi ülkeye daha fazla insan getirecektir. Artık daha çok insan, Türkiye'yi gerçekten anlıyor.’’ açıklamasında bulundu.

Çinli Galeri Sahibi Xie Guorong: "Türkiye’de Oldukça Huzurlu Bir Hayat Var"

Pekin'den gelen galeri sahibi Xie Guorong ise ‘’Türk el sanatlarının çok iyi olduğunu duymuştum. Kültür ve tarihi hakkında biraz bilgi sahibiydim. Buraya geldikten sonra, Türk kültürün çok daha derin olduğunu gördüm. İnsanlar dost canlısı, Türk halkını ve kültürlerini çok sevdim’’dedi. Xie Guorong; ‘’buraya gelmeden önce, ekonomik sıkıntılardan dolayı güvenli olmayabileceğini duydum ama geldiğimden beri burayı güvenli buluyorum. Türkiye’de oldukça huzurlu bir hayat var. Çok fazla sanatçıyla tanıştık ve para konusunda endişelenmediler, bu yüzden her şeyin yolunda olduğuna inanıyorum’’dedi. Yapılan çalışma hakkında da sanatçı; ‘’bence bu proje oldukça ciddi. Geldiğim grubun hepsi etkili sanatçılar. Bu deneyimlerini ve fikirlerini Çin'e götürecekler. Bu kültürel değişim programı her iki ülke için de iyi olacak. Türk ve Çin kültürleri arasında bir köprü olmak istiyoruz. Sanatçılar ve sanat işçileri olarak kültürlerin insanlarla alışverişini destekliyoruz’’ dedi.Uluslararası bağımsız küratör Gu Zhenqing de ‘’Türkiye güvenli bir ülke’’ dedi.
Çinli sanatçılardan oluşan heyet adına da bilgi veren Çin heyeti başkanı uluslararası bağımsız küratör Gu Zhenqing; “Türkiye'nin küresel ziyaretçiler için en önemli destinasyonlardan biri olduğunu düşünüyorum, özellikle de Çinliler için medeniyet unsurları açısından çok zengin. Burası çok medenî ve uygarlığın yüzyıllar öncesine kadar gittiği çok önemli bir ülke ve topraklar. Türkiye; insanların kültürel ve sanatsal bilgilerini ve zevklerini geliştirmeleri için bir fırsat’’ şeklinde konuştu.

Zhenqing; ‘’Türkiye’de görülen sanatları, kültürleri Çin’e götürüp orada tanıtacağız. Bize Türkiye’de krizin ve tehlikenin hâkim olduğunu, buraya gelmememizin güvenlik sorunlarına neden olabileceğini söylüyorlardı. Ancak böyle değilmiş, gördüğümüz gibi gerçekten herkes çok rahat ve keyifle çalışıyor. Türkiye, hem kendi vatandaşları için hem turistler için güvenli bir ülke. Aldığımız tüm bu sinyalleri Çin’de anlatacağız’’ dedi. Yunus Emre Enstitüsü'nün bu türden kültür alışverişini sürdürmesi halinde, daha da önemlisi Çinli entelektüellerin, sanatçıların ve profesyonellerin Türkiye'deki kültür ve uygarlığı anlayacağını düşünüyorum’’ diye konuştu. İki ülke arasında sanat projeleri planladığını belirten sanatçı; ‘’daha fazla Türk sanatçısına Çin’i göstermeye ve Çin'deki Türk kültürü bilgisini geliştirmeye yönelik projelerimiz var. Aklımızdaki projeleri İzmir ve İstanbul’a, bazı kampüslere ve müzelere yaymak ve onlara sanat festivallerinde ortak çalışmalar sunmak, daha fazla kültür ve sanat alışverişini teşvik etmek istiyorum’’ dedi.

Konuyla ilgili bilgi veren YEE Başkanı Şeref Ateş; "Yunus Emre Enstitüsü tarafından ülkemizin Çin'de tanıtılması amacıyla başlatılan seferberlikten hızlı sonuçlar alınmaya başlandı. Bu yıl ve gelecek yıl, sırasıyla Çin ve Türkiye'de Türkiye ve Çin yılları kutlanacak. Bu çerçevede Türkiye’nin kültürel, doğal, tarihî ve ekonomik birikimini Çin’de doğru kanallarla tanıtabilmek ve pozitif bir Türkiye algısı oluşturulması yönünde çok yönlü çalışıyoruz. Çin'e yönelik tanıtım atakları bu yıl gözle görülür sonuçlar veriyor. Geçen yıl 240 bin Çinli turistin Türkiye'ye gelirken, bu yılın ilk 6 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 97'lik bir artış kaydedildi. Bu yıl Türkiye'ye gelen Çinli turist sayısının 400 bini aşarak bir rekora gidileceğini öngörüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu etkinliklerin de katkılarıyla bu yıl istenilen 1 milyon Çinli turist hedefini kısa sürede yakalayacağımızı düşünüyoruz" dedi.