Dünyada 1917 yılından bu yana varolan bir meslek olan yönetim danışmanlığının ülkemizde henüz yeterince anlaşılamadığını, çoğu zaman şirkete finansman bulan finansman aracıları ile karıştırıldığını vurgulayan Aygen, "Yönetim danışmanı, kısaca aldığı eğitimi yılların vermiş olduğu tecrübeyle birleştirerek henüz bu aşamaya gelmemiş bu tecrübeden yararlanmamış şirketlere veya bunların yöneticilerine yol haritası çizen kişidir. Bu nedenle de markamızın açılımı sorunu (?) bulmak dikkati çekmek (!) ve çözümünü sağlayarak (.) sonlandırmaktır" dedi.
Süreklilik Gerekmiyor
Yönetim danışmanlığının, mali veya teknik danışmanlık gibi yaptırımcı bir yönü bulunmadığını vurgulayan Aygen, "Bizler tecrübelerimizden yola çıkarak şirketin gidişatına göre önerilerde bulunan, yöneticilere yol gösteren kişileriz. Şirketlerin bu önerilere uyma zorunluluğu yok. Ancak bunlara uyduğu taktirde belirli bir periyoda girdiğini, fayda sağladığını görüp bu konudaki çalışmalara devam edecektir. Dolayısıyla bu kapsam içinde yönetim danışmanlığı görevini üstlenenlerin sürekliliği yoktur. Bir şirketin, kurumun veya bir şahsın sürekli yönetim danışmanına ihtiyacı yoktur. Çünkü yönetim danışmanı sürekli bir antrenör değil yetersiz olunan konularda kendi tecrübesini oraya aktaran kişidir" diye konuştu.
"Şirket Doktoruyuz"
Yönetim danışmanlığını şirket doktorluğu olarak gördüğünü ifade eden Aygen, sözlerini şöyle sürdürdü; "Nasıl bir doktor, önce hastanın tahlillerini yapıp onun temel verilerini alıp, bir teşhisi koyup o teşhise göre de gereken tedaviye başlıyor veya gereğinde uzmanına yönlendiriyor ise bizlerde şirketler için bunu yapıyoruz. Öncelikle şirket yapısını özümsüyoruz. Sonra yapı içinde aksayan yönleri tespit ediyoruz. Kısacası öncelikli olarak mutlaka bir mevcut durum analizi yapıyoruz. Zaman zaman aksayan noktaları şirket yöneticileri net bir şekilde gördüklerini sanırlar. Ancak biz mutlaka mevcut durum analizini yapmak isteriz. Çünkü zaman zaman ki bununla çok sık karşılaşıyoruz şirket yöneticilerinin saptadığı eksikliğin ötesinde, o eksikliğin alt kaynakları oluyor. Sorunu tetikleyen, hatta ondan daha baskın unsurlar oluyor. Örneğin satışın zayıflığından dolayı pazarlamacıların kalitesi, bunun düzeltilmesi. Burada devreye girdiğiniz zaman görüyorsunuz ki aslında pazarlamacıların yapısında kalitesinde bir şey yok ama arkasında bunların destekleyen alanlarda sıkıntı var. Bu sıkıntılar giderilince aynı ekiple çok daha fazla başarı sağlanabiliyor." dedi.
Araç Yoldan Çıkmadan Müdahale Etmek Gerekiyor
Hiçbir şirketin yanlış yaptığını düşünmek istemediğini dile getiren Aygen, "Aracınızla yolda giderken uyuyakalırsanız araç yoldan çıkmaya başlar, farkına erken varırsanız durumu hemen toparlar ve yola kazasız belasız devam edersiniz. Şirketlerde de durum bu şekildedir. Şirketi yönetirken dalgınlığa düşerseniz hedeflerden sapmalar olabilir. Bunu hissettiğiniz an bir yönetim danışmanına başvurmalısınız ki şirketinizi yoldan çıkmayacak şekilde navigasyona bağlayabilelim” şeklinde konuştu. Us Danışmanlık olarak ağırlıklı olarak KOBİ ve KOBİ üstü firmalara hizmet verdiklerinin altını çizen Aygen, KOBİ üstü firmaların profesyonel bir yönetim danışmanına çok daha fazla ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
Çözüm Ortakları Güç Katıyor
Us Danışmanlık’ta tecrübeli ve uzman çekirdek bir kadro ile hizmet verdiklerini dile getiren Aygen, "Yönettiğiniz projeler, yönettiğiniz şirketler, bulunduğunuz çalışma alanları hepsi size bir şeyler katıyor. Ana kadromuzun dışında çözüm ortağı olarak çalıştığımız uzmanlarımız var. İzmir’deki bir çok üst düzey hukukçu, denetim şirketi, teknik danışman, mimar çözüm ortağımız olabilmekte. Zaman zaman bir yatırımın nasıl yönlendirileceği, yönetileceği, nasıl pazar bulunacağı konusundaki çalışmalar da yapılıyor. Bu tür konularda da farklı bir ekiple çalışmanız gerekiyor. İhtiyaca göre her yönetim danışmanlığı hizmeti verdiğimiz müşterimizde farklı partnerler ile çalışabildiğimiz gibi ihtiyacı olan uzmana da yönlendiriyoruz. Kendimize simge olarak aldığımız pusula gibi; her durum ve şartta doğru yolu bulmakta bir kılavuz, güvenilir bir Yönetim danışmanı olmak vazgeçilmez prensibimiz" şeklinde konuştu.